LGBTİ’ye

Bir çocuk düşünün, oğlan çocuğu… Arkadaşlarıyla oynuyor, ama sürekli onlardan uzakta, kendisinde bir gariplik var, dilinin ucunda ama anlamlandıramıyor henüz içinde olduğu durumu. O bir erkek, ama bir kadın gibi… Neden öyle, neden normal değil, neden diğerleri gibi değil? Soruyor bunu kendisine Kendisiyle savaşıyor hatta, “neden böyleyim ben??” diyor kendisine. Cevap çeşitli, veya cevap yok….

Yönetim 3

Diyorum ki, parti olmasın, taraflaşma olmasın. Birinci öncelik faydalı fikrin hayata geçirilmesi olsun. Bu fikri verecekler de, işin uzmanları olsun. Bu uzmanlar farklı görüşlere sahip insanlardan oluşsun ve sabit insanlar olmasın. Çünkü sabit bir uzman grubunu bir araya getirip 2-3 ay çalışmalarını sağlarsanız, burada da gruplaşma olacaktır ve insanlar birbirine zamanla bilenebilecektir. Bu yüzden ekip…

Yönetim 2

Bana bu iş böyle olmaz derler ya, ben yine de yazacağım. Taraf tutan, ayıran, parçalayan yaklaşımlardan uzaklaşmayı hayal ediyorum. Ben A’cıyım demeden, olabildiğince geniş düşünen, haklı olanı, kimliğine bakmadan savunan bir yönetim sistemini hayal ediyorum. Bunun için de parti mantığının silinmesi gerekiyor. Zaten bugün yapılan eleştiriler de, partilerin isimlerine göre hareket etmediklerini gösteriyor. Parti, 10…

Bir Megalomanı Sevmek

Seversin, sen onu seversin. O kendisini sever ve belli bir yaşa gelmişse, yaşadıklarından ders almışsa, ortalıkta ben megalomanım diye gezmiyordur inan. Kendine güveniyordur, ama kendisini eksik hissettiğindendir bu güveni. Sen onun eksikliklerini görürsün, sevdiğin üzülmesin diye ona destek olursun, ama işin garibi o eksiklik onu yer bitirir, sen ne yaparsan yap. O eksiklik bakidir, megalomanlığı…

Yönetim 1

Yönetim nedir? Size üniversitenin işletme bölümlerinden gelecek bir cevap vereyim: Planlama-örgütleme-yönetme-kontrol (PÖYK). burada örgütlemek kelimesindeki ek anlamlara takılmamak için, organize etmek tamlaması da kullanılabilir. ama biz kelimeye takılmadan devam edelim. bir işletmede bir yöneticiden beklenen faaliyetler işte bu dördüdür. Derslerde bunu görürsünüz, bunu ezberlersiniz sınavınız için. Bütün faaliyetler bir kişiye veya bir gruba atfedilir, oysa…

Sağlıklı Bireylere Duyurulur

“It’s no measure of health to be well adjusted to a profoundly sick society.” J. Krishnamurti “Son derece hasta bir topluma iyi uyum sağlamış olmaksa konu, sağlığın ölçümü (ölçüm yöntemi) yoktur.” **Birebir çeviri değildir, hatası bana ait.Evla

Bir Çay İçimi

Geçen seferki gibi güzel bir gün , biz Kahve Bahane’deyiz, Taş Fırın’dan zeytinli açmamızı aldıktan sonra, birer çay istedik. Bu bizim rutinimizdi, ki rutinler konusunda ikimiz de aynı şekilde düşünürdük, rutin insanı köreltir derdik. Ancak, yine o yakamızı bırakmayan çelişkilerimiz, bizi bir rutinin içine sokmuştu ve neredeyse her cumartesi beraber kahvaltı yapmaya çıkardık… İkimiz de…

Dünyasız İnsan

Zaman geçiyor, olaylar bir yandan çözülürken, bir yandan karmaşıklaşıyor. Sanırım ergenlik dönemimde çok daha mantıklı hareket ediyordum, önyargılarımdan uzak, dikkatle izleyip anlamaya çalışıyordum olan biteni. Şimdi ise, ‘bu kesin şu sebepledir. Bak gör bunun altından şu çıkar!’ gibi kalıplarla izliyorum dünyayı. Bir yandan da bu yaklaşımın doğal bir süreç olması gerekiyor, çünkü hayat karmaşık ve…

Kara Dedektif Serisi 3

Kara Dedektif Serisi 1 için tıklayınız, 2 için tıklayınız. Görünmez olduğuma inanıyorum artık, bir dedektif için en iyisi değil midir? Memnunum halimden, yanımdan geçerken omzuma çarpan gençleri, dar kaldırımlarda yan yana yürümek için ısrarcı olan kalabalık grupları, beni bir türlü görmeyen garsonları, hepsini ben istiyorum ve öyle oluyorlar. Cinayet işleyen insanlar da aynen böyle düşünüyordur; istediler…

Gripli Misin Nesin!!

Grip, siz onu yaşadığınız anda, size ilaç getiren parmaklara aşık olmakDaha önce ayıla bayıla yediğiniz gıdaları, mazideki halleriyle hatırlayıp koklamayı öğrenmekSalonun orta yerine kurulup, naz yapabileceğiniz insanların varlığına şükretmekİçtiğiniz-yuttuğunuz bilmem kaçıncı ilaca anlayışla yaklaşmak hatta bazen onun derdine ortak olmakTam geçti derken kaçamadığınız bir delilik grip Sizden önce ellerini sıcak suyla yıkayan bir insanın borularda…

Kara Dedektif Serisi 2

Kara Dedektif Serisi 1 için tıklayınız. Gözlerimin önünde çığlıklar atıyordu, canı çekiliyormuş gibi… Elleriyle bir şeyler arıyordu, gözlerinin önü kapalı. Çığlıkları kulak zarlarını patlatmış olmalı! Neyseki annesi şapkasını çıkarttı ve çocuk masadaki telefona uzanabildi. Bütün bir an kendimden tiksindim, olduğum yerden kaçmak için pek çok şeyi feda ederdim, ama olmadı. Bir yarım saat daha bu…

Kara Dedektif Serisi – 1 (belki de son)

Bugün diğer günler gibi, aklımın karışık olduğu, aydınlatamadığım suçların ağırlığını taşıdığım bir başka gün; soğuk, güneşli. Kışın ortasındaki bu güneşi yalancı buluyorum, beni ısıtmadığı halde orada bulunuyor olmasını sahtekarlık olarak değerlendiriyorum. İnsanların karışık duygular içinde sarf ettikleri sözler, yaptıkları ve harcadıkları hayatın peşinden koşuyor olmak sinirimi bozsa da, bir yandan inanılmaz bir haz duyuyorum, merak…

Öğrenciysem Suçum Ne?

İnsanı denetlemek o kadar tatmin edicidir ki, O yabani ruhlar, denetledikleri insanların gözlerinde yalvaran seslerinde huzur arar. Bir öğrenci de her zaman öğretmenin denetimindedir. Sınav kağıdına öğrenci ne yazarsa yazsın, öğretmeninin o yazıdan anladığı kadarından puan alır. Dersin konusu ne olursa olsun, öğretmen kontrolü elinde tutandır. Sınavda kopya çeken kişiyi bırakabilen, derse katılımı değerlendiren, öğrencinin…

Biçimsel Akılcılık

Aşağıdaki paragraf George Ritzer adlı yazarın “Toplumun McDonaldlaştırılması” adlı kitabından alıntıdır:Not: Ritzer’ın kitabını bitirdiğimde, konunun tamamıyla ilgili bir yazı yazacağım, o zaman konu daha kolay anlaşılır hale gelecek diye tahmin ediyorum. George Ritzer Max Weber “Biçimsel akılcılık nedir? Weber’e göre biçimsel akılcılık, insanların belirli bir amaca ulaşmak için kullanacağı en iyi araç arayışının; kurallar, yönetmelikler…

Bilişsel Harita (Cognitive Map)

Yıl 1948, Edward Chace Tolman adında  bir adamın ‘Cognitive Maps in Rats and Man’ (Farelerde ve insanlarda bilişsel harita) adında bir çalışmasıyla, ‘cognitive map’ mantığı ortaya çıkmıştır. Tolman bu çalışmalarının öncesinde yaptığı gibi, bu çalışmasında da labirent ve fareleri kullanarak, farelerin davranışlarını inceleyen bir psikolog’dur. Bahsettiğim çalışmasında şunu anlatmış; iki temel labirent tipinden hangisine koyarsanız…

Ateşim mi var?

Kocaman bir şehrin kıyılarına sayılarını bilmediğim gemiler yaklaşıyor, sahiplerine birbirinden kıymetli ticari değeri yüksek mal getiriyorlar. Gemilerin yüklerini limana indirmeleri için, benim orada olmam gerekiyor, ama sıkışıp kaldığım yatağımdan dışarı çıkamıyorum. Ne kadar sıvı tükettim ki bu kadar terliyorum? Gemileri görüyorum, yaklaştıkları şehrin havasını biliyorum, malı indirirken yaşanacakları, gelen malların benim için ne kadar kıymetli…

Ruhların Kaçışı (Spirited Away)

10 yaşındaki bir kızın gözlükleriyle çekilmiş bir animasyon film…Filmin cezbedici bir yanı var, bir yandan hızlı tüketim – sanayi toplumunu, bir yandan da insani değerleri hatırlatıyor. Esas Kız’ın ebeveynleri, bu hesapsız tüketim toplumunun birer parçası, kız ise dünyayı bambaşka bir gözle görüyor. Sevdiği insanlar için kendisinden fedakarlık ediyor, dünyevi işlerden daha uzak bir kız. Bütün…

Doldurulmuş Hayvanlar

Bugün Doğa Müzesi’ne girdik, içeride ölmüş ve içleri doldurulmuş hayvanlar vardı. Böylece bu hayvanları daha yakından, güvenli bir şekilde görüp inceleyebiliyorsunuz: pek çok minik kuş, leylek, kaz, kareta kareta kaplumbağası, minik böcekler ve diğerleri…Bir sorum olacak; neden bu hayvanları öldürüp dolduran insanları da öldükten sonra doldurup, doldurdukları hayvanların yanına, bir camın arkasına koymuyoruz? Hem insan…

Tırtıllar ve düşler

Derin bir nefes aldım ve avucumu açtım gökyüzüne, yağmur damlalarıyla doldurdum ellerimi önce. Sonra derin derin düşündüm ve o düşün içine girdim işte, tam ortasına, uykuyla uyanıklık arasında… Bir defterin kapağını açtım, çok önceden yazılmıştı, solmuş gözleriyle benim gözlerime bakıyordu. Okuyan değiştikçe o da değişiyordu. Kırmızı bir perde havalandı defterin sayfasından, ucundan kan damlıyordu, ardından…

Hayal ve Yaşar

İnsan hayal etmeyi bırakırsa, hayallerine ulaşmak için bir ihtimal göremezse, hayatı nasıl yaşar? Bazen kendisine ait pek çok şeyi yitirir, savaşırken yorulur, yolunu kaybeder, bir huzursuzluk sarar içini, ne olduğunu anlamaz. “Bir şey var ama ne?” der kendisine. Hele bir de bir dost omuzlarından tutup sarsmazsa; hayallerin bittiği gün yüzyıllık uykudur bu hayat, yaşanır ama…