No more tears, my heart is dry // Daha fazla gözyaşı yok, kalbim kurudu
I don’t laugh and I don’t cry // Gülmüyorum ve ağlamıyorum
I don’t think about you all the time // Her zaman seni düşünmüyorum
But when I do I wonder why // Ama düşündğümde de neden diye merak ediyorum.

You had to go out of my door // Kapımdan çıkıp gitmen lazımdı
And leave just like you did before // Ve tıpkı daha önce yaptığın gibi terk etmen
I know I said that I was sure // Biliyorum eminim dedim
But rich men can’t imagine poor // Ama zenginler fakirlerin halinden anlamazlar

One day baby, we’ll be old // Bir gün bebeğim, yaşlanacağız
Oh baby, we’ll be old // Bebeğim, yaşlanacağız
And think of all the stories that we could have told // Ve (ayrılmamış olsaydık) anlatmış olabileceğimiz tüm o hikayeleri düşün

Little me and little you // Biraz ben ve biraz sen
Kept doing all the things they do // Onların yaptıkları herşeyi yapmaya devam ettik
They never really think it through // Onlar asla etraflıca düşünmezler
Like I can never think you’re true // Tıpkı benim senin haklı olduğunu asla düşünmemem gibi

Here I go again, the blame
The guilt, the pain, the hurt, the shame // İşte yine gidiyorum, suç, suçluluk, acı, ağrı, utanç
The founding fathers of our plane // Gezegenimizin kurucu ilkeleri
That’s stuck in heavy clouds of rain // Ağır yağmur bulutlarına sıkışmış